Thursday 20 December 2012

Yemin ederiz azıcık içtik, bu halimiz doğuştan!


Anılarımıza her sene geleneksel olarak düzenlenen Aralık yemeklerine bir yenisi daha ekleniyor.
Yine hepimizin gurbet ellerde çektiği yemek ve aile hasretini gidermenin vuku bulduğu bir gece yaşanıyor. Herkes peşpeşe kapıdan ellerinde yemeklerle giriyor eve..birbirimize sarılıyoruz hasret gideriyoruz. Hazır gelen yemeklerin yanı sıra mutfaktada bir sürü yemek pişiyor!

20 kişilik bir grup ve herkes aç! Vaktin yeterli olmaması korkusuyla herkes birbirine hızla birşeyler anlatıyor, kahkahalar yükseliyor evden. Herkes birbirini yakalamaya çalışıyor, yetişemiyoruz!!

Fırın adeta doğuruyor çıktıkça yemekler çıkıyor herkes bir telaş içinde sofraya oturmayı bekliyor. Mutfakta bulunan 20 kişi hazırlanan yemeklerden çaktırmadan yiyor ve farkedilmemeye  çalışıyorlar.

Koskoca bir mutfak maratonundan sonra gülüşmeler eşliğinde sofraya sonunda oturuluyor. Tabi yemeğe geçilmeden önce sofranın bir güzel resmi çekilip, düşman çatlatırcasına herkes “instagram’ına” fotoğrafları atıyor. Veee ziyafet başlasın..

Elden ele yemekler değişiyor, bazıları yemek yerken kendini kaybediyor bayılıp tekrar ayılıyorlar. Geldikçe tabaklar geliyor, sanki yemekler gittikçe birbirlerine değerek çoğalıyorlar gibi.. Herşeyden almak isteniyor ama midede yer kalmamasından korkuluyor. Şaraplar geliyor, börekler gidiyor.

Herkes halinden memnun, yemekler yenildikten ve kısa bir mide fesatından sonra herkes başlıyor anlatmaya.. Başlarından geçen olayları, duydukları dedikoduları..sohbet gide gide uzuyor.. zaman yetmiyor, o kadar paylaşılacak anı var ki.. Şarapların verdiği yetkiyle kendimizi şarkıcıda ilan ediyoruz, ellerimizde şarap şişelerinden olan mikrofonlarla şarkılar söyleniyor, herkesin içinden peş peşe adeta bir Sezen Aksu bir Sertab Erener çıkıyor. Meğer ne gizli yetenekler varmış.. meğer masadakiler içinde neler barındırıyormuş.. şaşırdık.

2012’nin sonunda gerçekleşen yemekten sonra ise herkes tek tek başlıyor 2013’ten beklentilerini anlatmaya.. Herkesin farklı bir hayali, farklı bir beklentisi var, dinliyoruz.. içimizden de dua ediyoruz herkesin beklentileri yerine gelsin diye..

Ama kimse umursamıyor o gece hayatı, herkes halinden memnun, herkes o an’ın büyüsüne kapılıp gitmiş.. Mutluyuz ve sadece birlikte olduğumuz için mutluyuz.

Gecemizin sonlandığını kapıdaki sohbetlerden anladık, bir sonraki buluşmanın ne zaman olacağı konusunda karar verilmeye çalışılıyor.. ve herkes evlerine dağılıyor.. Üstümüzden sanki kamyon geçmişçesine yorgunuz,  gece hissettiğimiz karın ağrısıda ne kadar güzel bir gece geçirdiğimizin bir kanıtı oluyor..

Ve düşünüyorum, insanın böylesine bir ailesi olması ne kadar önemli, sadece yemek ve sohbetten aldığımız keyif herşeye değiyor. Zaman geçtikçe sohbetlerimiz dahada çoğalacak ve böyle gecelerimizde ikiye katlanacak biliyorum.. ..ve zaman herşeyi ama bu aileyi asla değiştirmeyecek bunuda biliyorum..İyiki varsınız ve iyiki hayatımdasınız, bana bu güzel geceyi yaşattığınız için hepinizede tek tek minnettarım!!

(Bu gecede emeği geçenler.. Tijen, Serhat - Demet Apakgün. Sabiha, Laden,Gaye - Özker İldeniz. Fevziye, Hüseyin,Buğra - Özer Oker. Çiğdem, Uluç - Sahil Cam. Semen,Turgut,Dila- Mehmet Salih Hacıali.)

No comments:

Post a Comment