Tuesday 14 January 2014

Cevaplar Kitabı

Geçen gün, yine arkadaşlarla biz Kıbrıs'ımın en güzel yerlerinden biri olarak gördüğüm Lefkoşa'da surlar içini bir ziyaret'e gittik.. Büyük Han'a spesifik olmak gerekirse.. Hava güzel dedik bir kahveni içmeye geliriz Büyük Hancığım diye düşünüp düştük yollara.. Ben o surlar içini o kadar çok seviyorum ki, bana hep eskiyi hatırlatıyor.. Düşündürüyor'da kaç senelik duvarlar ve surlar, ne savaşlar ne barışmalar, kaç hayat, kaç aşk, kaç hatıra barındırdığını düşündükçe merakla doluyor içim.. Her tarafında hiç bilipte görmediğim ama sanki hep birilerinin anıları varmış gibi geliyor.. Yaşanmışlık olduğunu hatırlatıyor, bizden önce olanların yaşanmışlıkları ve bizden sonra geleceklerin yaşanacaklarını yansıtıyor bana.. 

O kadar yaşanmışlık arasına girmeminde sebeplerinden biri Büyük Han'da eski bir kitapçının olması.. Daha önceden başkalarının okuduğu kitaplar satılıyor, buram buram yaşanmışlık! Ben her ne kadar yeni bir kitap alma taraftarı isem de onlardan bir tane almak istedim, belki içinde bir not bulurum ya da merak ettiğim o yaşanmışlıklardan bir parça.. Bakınmaya başladım ve bir kitap gözüme çarptı.. Kitabın adı "Cevaplar Kitabı".. Allah allah dedim bu nedir acaba diye göz gezdirmeye başladım.. 

Ne olsa beğenirsiniz efendim? Bu kitap işte hayatta cevabını bilmediğin veya emin olmadığın soruların cevabını veriyormuş, bak sen, ne akıllı kitapmış.. Bir kitap senin bütün hayatını, yaşadıklarını bilecekte sen içinden soruyu geçirip işte sayfaları çevirince karşına çıkan cevap doğruymuş da bilmem ne.. Ya allah aşkına bu kitabı yayınlayan kitap evine mi yanayım? Yazan yazaramı yanayım? Yoksa alan tüketiciyemi? Deneyim dedim herhalde enerji ile ilgili bişeyleri var dedim çünkü başka türlü bir çıkış yolu bulamadım, inanayım bari dedim, denedim.. 

Sorumu çok spesifik tuttum işte "bu sene iyi bir ortalama ile mezun olabilecekmiyim?" Gibi bir soru.. Cevabı ya evet ya da hayır olması gereken bir soru.. Cevap ne olsa beğenirsiniz "Denemeye devam et, ruh ikizin çok yakında." Haydaa.. Gerçekten soruma aradığım cevabı bulmuştum.. La havleee.. Yani ilk çok müthiş bir fikir gibi gelmişti bana, yani düşünsenize kafanızda bir soru var ve çat bir kitapta hepsinin cevapları yatıyor.. Düşünün, bu akşam ne yesem? Ispanak! Nasıl müthiş değil mi? 

Ya da olsa bir kitap, ne hissettiğimizi kelimelere dökse, içimizi okusa bize de cevaplar verse, aklımız ve kalbimiz bir kum ve su karışımı gibi karıştığında ayırabilecek olan süzgeç olsa.. Karışıklıkları çözse, her soruya cevap bulsa.. Bizde kendimizi yemekten, sorgulamaktan, düşünmekten bu kadar kafamızdaki sayısız senaryodan kurtarsak.. Güzel olurdu .. İşte bu kitap'ta öyle bir şeydi, teorik olarak güzel ama pratikte biraz imkansız.. Düşünce müthiş, insanoğlunun tamda istediği şey.. Düşünsenize kitabı geçtim direk önümüzde kocaman bir kütüphane olsa, bütün kitaplar kategorisine göre sıralanmış, kafanda beliren sorunun konusuna göre kitap seçiyorsun o kütüphane'den ve cevabın önünde..

 Düşünsene sorun var ve cevabı önünde, direk Ütopya'da yaşamak gibi bir şey.. Ama gel gör ki, bizi biz yapan bu sorular.. Herşey kolay olsaydı İsviçre'deki gibi hayat çok kolay hop intihar edelim biz tarzı bir duruma düşünebilirdik.. Sorgulamak için yaratıldık, sormak öğrenmek keşfetmek için.. Yavaş yavaş, hata yaparak, sorulara yanlış cevaplar vererek yaşamak özümüzdeki.. Deforme olarak görüledebilir ama insan olmak böyle bir şey..

Cevaplar Kitabı olsaydı güzel olurdu ama ya, yani en azından kişi başına yılda bir kere sormak için kullanmanın bir mahsuru olmazdı bence. Kısmet, belki oda olur bir gün.. Şaşırtın bizi bilim adamları, şaşırtın! :) 

No comments:

Post a Comment